FİKRİYE VE LATİFE MUSTAFA KEMAL'İ SEVDİM







































2004 – 2019
Türkiye’deki ilk oyununda, Ankara Anatolia Kültür Merkezin’ de 2.500 kişi tarafından izlenmiştir.
Afife Jale Sahnesi
Profilo
CKM
Kozi
Tiyatro Hal
Tiyatro Maan
İstek Atanur Okulları
İstanbul Kültür Üniversitesi
Ege Üniversitesi
Türkiye Üniversiteli Kadınlar Derneği
Altı Nokta Körler Derneği
Kadın Adaylarını Destekleme Derneği
Çağdaş Eğitim Vakfı
Anatolia Gösteri Merkezi
Cüneyt Gökçer Sahnesi
Ataköy İlköğretim Okulu
Atatürk Çiftliği İlköğretim Okulu
Çayyolu Platformu Ankara
Gönül Birliği Kültür ve yardımlaşma Derneği
Karamürselbey Eğitim Merkezi Komutanlığı
İzmir: Rotary Kulübü
Bodrum: Atatürkçü Düşünce Derneği
Berlin, Münih, Bremen, Hannover,
Ankara, Antalya, Samsun, Edirne, Yalova, Aydın, Söke, Didim, Kuşadası, İzmir, Berlin’ de birçok kez sahne almış ve almaya devam etmektedir.
Ayrıca;
· Görme engellilere özel tasarlanarak “Altı Nokta Körler Derneği” için sergilenmiştir.
· 2006 yılından itibaren “Ziyaretçi defteri” tutulmaktadır.
· “Fikrîye ve Latife, Mustafa Kemal’i Sevdim” oyunu ve Dilruba Saatçi, 2007–2008 sezonunda VIII. Lions “Tek Kişilik Prodüksiyon / Oyun(cu)” Ödülüne layık görülmüştür.
· 2009 sezonunda Afife Jale Tiyatro Ödüllerinde “En İyi Kadın Oyuncu” dalında aday gösterilmiştir.
· 2009 yılında TBMM Başkanı Sayın Köksal Toptan’ın elinden tiyatro dalında “başarı ödülü” almıştır.
· 2010 yılında Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği tarafından yılın ’’ Önder Türk Kadını’’ seçilerek onurlandırılmıştır.
-Haldun Dormen, İstanbul Prodüksiyonun süpervizörlük görevini üstlenmiştir.
-Yıldız Kenter Dilruba ‘yı ayakta alkışlaması ve kendisi ile tanışmak istemesi tiyatro camiasında büyük yankı yapmıştır.
-Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi kızı Ülkü Adatepe oyun sonrası sahneye çıkmış ve Dilruba’yı tebrik etmiştir.
-Latife Hanım’ın öz yeğeni Mehmet Sadık Öke, defalarca oyun hakkında yazılar yazmıştır. Ailesi adına teşekkür etmiştir.
Aldığı ödül haricinde,
Çağdaş Eğitim Vakfından, Kadın Adaylarını Destekleme Derneğinden,T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Ataköy İlköğretim Okulundan, Ankara Edom org.’dan, Sarıyer Belediyesinden, İstanbul Kültür Üniversitesinden, Rotary Kulübü İzmir, Didim Belediye Başkanından, İstanbul Engelliler ve Sokak Çocukları Koruma Rehabilitasyon Derneğinden, Gönülbirliği Kültür ve Yardımlaşma Derneğinden, Kuşadası Belediyesinden, Samsun Valisinden, Kadın Adayları Destekleme Derneğinden gibi Vakıf ve Derneklerden, Okullardan Teşekkür plaketleri almıştır.


OYUN HAKKINDA YORUMLAR


T.C. Berlin Büyükelçisi – M. ALİ İRTEMÇELİK
Arka planda, kişiyi daha önce tanımadığı zirvelere kanatlandırmaktan, yerden yere vurup un ufak etmeye uzanan sınırsız gücüyle aşk…
Sahnede, yurtdışında yetişen bir Türk kızının geleceğine yürümek için gerekli ilhamı – köklerinde arama sağduyusu… Belki kendi deneyimlerini de çağrıştıran tarihi helak oluşlardan son derece özgün ve heyecan verici bir demet üretip, bunu, kendisine çok yakışan bir özgüven, bir hayli özlem, galiba biraz da sitemle Türkiye’ye armağan etmesi… Nice kırağıların soğuğunu aşıp geldiği belli bir tomurcuğun saygı uyandıran çiçeklenmesi… Bir ’’Ben de varım!’’ ilanı… Bir medya okuma. Atatürk ile Fikriye ve Latife hanımlar için girip, ışıl ışıl bir sanatçıyı içtenlikle alkışlamanın keyfiyle çıktığım bir tiyatro akşamı… Teşekkürler Dilruba Saatçi ve değerini fark edip eserinin kitlelerle buluşmasına katkıda bulunanlar… Yolun ve yolunuz açık olsun!


ÜLKÜ ADATEPE
Bir devre ışık tutan anlamlı oyununuzu takdirle izledim. Kutlar, en içten sevgilerimi sunarım.


YILDIZ KENTER
Genç bir oyuncudan, pek çok yönü ile, bana gerçek tiyatro tadı veren bir oyun izlemek, geleceğin tiyatrosu için umutlarımı artırıyor. Bana bu heyecanı yaşattığı için Dilruba'ya teşekkür ediyorum. Başarısının katlanarak sürmesini istiyorum.


MEHMET SADIK ÖKE
(Latife Uşakizade'nin Yeğeni)
"Bazı sahnelerde büyük teyzem Latife Uşaki'yi görür gibi oldum."
Müthiş bir başarı ile Atatürk'ün hayatındaki üç farklı kadının Zübeyde Fikrîye ve Latife hanımların karakterine birbiri ardına bürünen Dilruba Hanım duygusal fırtınaları inanılmaz bir gerçeklik ile seyirciye aktardığı sahnede devleşti. Üç farklı kadının bakışından Atatürk’ün karakteri üzerine müthiş bir psikanaliz de yaşamış olduk. Tekrar tekrar seyredilmeye değer dersler çıkarılacak bir oyun. Evlat ana âşık karı koca asker devlet adamı arkadaş düşman ve hatta yağdanlıklar ile ego kavramına bu şekilde yaklaşabilmek büyük sanat yeteneği ve teknik yeterlilik gerektiriyor. Kaçırmayın derim!


HALDUN DORMEN
Dilruba SAATÇİ'nin hem oyuncu hem de yazar olarak, müthiş bir yeteneğe sahip olduğunu ve Türkiye'de çok daha iyi yerlere gelmesi gerektiğini düşünüyorum.



İSMET BOZDAĞ
Oyunun ziyaretçi defterinden "Sayın Dilruba Hanımefendi; Oyununuz bir harikaydı. Seyretmedim, Yaşadım ! "


Hürriyet - DOĞAN HIZLAN –
„ TEK KİŞİLİK BAŞARILI BİR OYUN“
Yurtdışında öğrenim görmüş bir yazar/ oyuncunun yaratıcılık serüvenini izledim. Fikriye ve Latife karakterlerinin hiç kuşkusuz aynı oyun metninde, aynı oyuncuda sahneye çıkması, seyirciye bir başka açı getiriyor. Mustafa Kemal’in kişilik eksenin de, ikisinin de kadınsı tavırlarının, egemenlik kurma girişimlerinin iflası. Çünkü iki kadının da tepkileri genelde aynı. Dilruba Saatçi, metinde, hele oyunda bu benzerlikleri, farkları ayrıntıda çok başarılı sunuyor. Tempo düşmüyor. Tek kişilik oyunun zaafları burada kendini göstermiyor. Yakın tarihimizden iki kadının aşk mücadelesine, dışarıda yaşayan genç bir tiyatro sanatçısının bakışı bana ilgi çekici geldi. İlgi çekici bir konuyu genç bir sanatçıdan seyretmelisiniz.


Milliyet - GÜNERİ CİVAOĞLU
Önce, çok ilginç bir yaklaşım olduğunu söylemeliyim. Dilruba, sesi, beden dili, vurgularıyla tek perdelik oyunu bir solukta izletti.


NEZİHE MERİÇ
Bir oyunu seyrettikten sonra, dünya, insan, yaşam, var oluş, söz, erişilmezin sırrı, enerji üzerine bir kez daha, yeniden, baştan alarak, düşünüp kalıyorsa insan bu oyunda bir şey var, nedir o şey diye sürdürmeli düşünceyi. Dilruba SAATÇİ bu oyunla bu düşünceyi getiriyor; inceden ve derinden. Oyunu seyretmeden bu sözler havada kalır. Onun için bu oyun izlenmeli ve konuşulmalı. Hem oyun hem oyuncu hem tiyatronun gizemi üzerine…



H.ŞÜKRÜ KORLU TUĞAMİRAL
Saygıdeğer Hanımefendi,
İlkelerin güzel olduğunu bir kez daha ispatlamak, koskoca sahne sanatınızla doldu. Tüm izleyenler adına önünüzde saygıyla eğiliyorum. Teşekkürler.



Cumhuriyet – TURGAY FİŞEKÇİ –
„DEFNE GÖLGESİ – Dilruba Saatçi“

Yetenek ile eğitimin birlikte yarattıkları bir sanatsal güzellik Dilruba Saatçi. Aslında beylik sayılabilecek bir konu. Ancak Dilruba Saatçinin yeteneği de bu noktada ortaya çıkıyor. Bildiğimiz bir konuyu, taze, ilginç bir yaratı ve yorumla izleyiciye sunuyor. Oyunu hem yazması, hem oynamasıyla da alanına ne denli egemen olduğunu gösteriyor sanatçı.
Fikriye ve Latife'de, sahnede bu iki kadının yanı sıra asıl tiyatro yeteneğiyle izleyenleri büyüleyen Dilruba Saatçiyi buluyoruz. Anlatılan kadınlann trajik öyküleri, sahnedeki oyuncunun kişiliğiyle bütünleşiyor; yeteneğiyle izleyenlerini kendine bağlayan bir sanatçıya hayranlık duyuyoruz.
Tek başına olduğu sahnede, kolaylıkla bir kişilikten ötekine dönüşüvermesi, dansla, müziği, ayrıntı zenginliğime donattığı oyun gücüyle kalabalık bir tablo yaratıyor. Dilerim, ülkemizde onu dana uzun süre izleme olanağı buluruz.


Vatan - RUHAT MENGİ
Tek kişilik oyun, tek bir dakika sıkılmadan büyük bir zevkle izlenebilir mi? Dilruba Saatçi’yi kendi yazdığı ve oynadığı ‘’ Fikriye ve Latife; Mustafa Kemal’i Sevdim’’ isimli oyunda izliyorsanız bu sorunun cevabı’’ kesinlikle evet’’tir. Zordur tek kişilik oyun, gerçekten büyük bir sanat yeteneği gerektirir… İlk kez izleyeceğim Dilruba Saatçi’nin oyununa giderken bu kadar etkileneceğimi hiç ama hiç bilmiyordum. Bir Fikriye oluyor, bir Latife… Hem de nasıl güzel bir oyunla… Modern danslarla ve müzikle süslenmiş nasıl müthiş bir performansla… Gerçekten ağlayarak, gerçekten yaşayarak. Ailece gidilecek, okulların topluca görebileceği bir tiyatro eseri… Mutlaka izlemelisiniz.



Prof.Dr.SEMİH ÇELENK Yazar- Yönetmen
DEÜ GSF Sahne Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi

Dilruba Saatçi'nin yazıp, yönettiği ve oynadığı "Fikriye ve Latife"sini ilk kez Bornova'da Uğur Mumcu sahnesi'nde izledim. Çok keyif aldım. Mustafa Kemal'in dünyasını, kişiliğini ve mücadelesini, o'nu seven iki kadın üzerinden, bunu aynı zamanda bu iki kadının ruh dünyasıyla da harmanlayarak ve hem metin hem de oyunculuk açısından hiçbir zorlamaya, yapaylığa düşmeksizin becerebilmek büyük iş. "Fikriye ve Latife"de Dilruba Saatçi bunu başarıyor. Daha sonra oyunu bir kez Konak AKM ve bir kez de Bostanlı Suat Taşer Açık hava Tiyatrosu'nda olmak üzere iki kez daha izledim. Her üç oyunda da Dilruba'nın performansı çok etkileyiciydi. Fikriye'yi de Latife'yi de hatta hikayenin içindeki diğer kahramanları da çok hızlı geçişlerle ve yanılsamayı bozmaksızın yansıtıyor, sahnede inandırıcı bir hikaye uzamı yaratıyordu. Umarım bu oyun uzun yıllar oynanır ve özellikle genç kuşaklar tarafından çokça izlenir. Mustafa Kemal'in hayatına bu insanca dokunuş, benzer hikayelerin de yolunu açar ve belgesel olanla düşsel olanı içiçe harmanlayan yeni yapıtların ortaya çıkmasını sağlar. Dilruba Saatçi'nin "Fikriye ve Latife"sinin böyle bir yolu açacağına ve kalıcı bir yapıt olacağına inanıyorum


VATAN - ZEYNEP BAKIR
Dilruba Saatçi,’’ Mustafa Kemal’i Sevdim’’ oyunuyla izleyenlere ‘’tiyatroya yeni bir soluk geldi’’ dedirtmeyi başardı. Herkes ondan ve yazdığı oyundan bahsediyor. Oyunu kimilerine göre bir tabuyu daha devirdi, kimilerine göre çok beylik bir oyundu, ama herkes sevdi.


YAZILI BASIN - TIKLA

Yazan ve Oynayan: Dilruba Saatçi 
Müzik: Murat Selçuk 
Dekor: Ayşe Milli Özdemir 
Müzik Direktörü: Atilla Gündoğdu
Koreografi: Dilruba Saatçi
Koreografi Düzenleme: Eda Altın 
Kayıt: FY Studio 
Dış Ses: Murat Turhan 
Afiş Tasarım: Semih Büyükkurt